Üsküdar Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümü Öğretim Görevlisi, Yol ve Trafik Güvenliği Danışmanı Özgür Şener, yağışlı havalarda sürücülerin karşılaşabileceği tehlikeleri değerlendirdi.

Zeminin ıslanmasıyla lastiklerinin yol ile teması kesilebiliyor

Trafikte yağışlardan kaynaklı pek çok tehlikeyle karşı karşıya kalınabildiğini dile getiren Özgür Şener, “Aracın durma mesafesinin artması, görüş mesafesinin azalması, yaya hareketliliği gibi sebepleri bu duruma örnek olarak sıralayabiliriz. Aşırı yağışlar, peyzaj sulaması gibi faktörlerden dolayı yol zemininde su birikintileriyle karşı karşıya kalabiliriz. Böyle durumlarda araç lastiklerinin yol ile teması kesilebilir. Sonucunda kaymalar, kızaklamalar meydana gelebilir.” dedi.

“Aquaplaning” tehlikesi artıyor

Lastiklerin, yol üzerinde biriken su üzerinde dönme hareketi yerine kayma hareketi yapmasına aquaplaning (su kızaklaması) denildiğini ve bu riskin hafife alınmaması gerektiğini vurgulayan Özgür Şener, “Lastikler su üzerinde dönme yerine kayma hareketi yaptığında sürücü aracın kontrolünü kaybedebilir. Bu durum özellikle hız yüksekse ciddi kazalara neden olabilir” dedi.

Sürüş öncesi kontrol hayat kurtarıyor

Yağışlı havalarda trafiğe çıkmadan önce mutlaka araç kontrolü yapılmasını öneren Şener, lastik basınçlarının uygun seviyede tutulması ve diş derinliğinin minimum 3 mm olması gerektiğine dikkat çekti.

Özgür Şener, hava durumunun takip edilmesi, ayrıca silecekler, farlar, klima ve buğu çözücü sistemlerin çalışır durumda olmasının güvenli sürüş için kritik olduğunu ifade etti.

Sürüş sırasında hız ve takip mesafesi ayarlanmalı

Özellikle yağmurun ilk damlalarının yola düşmesiyle birlikte kayganlığın arttığını kaydeden Özgür Şener, sürücülere şu uyarılarda bulundu:

“Hız mutlaka düşürülmeli, zemin ve hava koşullarına göre uyarlanmalı.

Takip mesafesi artırılmalı; öndeki aracın geçtiği bir noktaya en az 4 saniye sonra ulaşılması öneriliyor.

Ayna kontrolleri sıklaştırılmalı.

Yağmurdan kaçan yayaların ani hareketlerine karşı dikkatli olunmalı.

Görüşün azaldığı gün doğumu ve gün batımı saatlerinde farların açık ve temiz olması sağlanmalı.

Direksiyon hakimiyetini bozabilecek ani fren, ani hızlanma veya ani vites değişimlerinden kaçınılmalı.”

Araç kaymaya başlarsa ne yapılmalı?

Özgür Şener, aracın kaymaya başlaması durumunda sürücülerin doğru tepkiyi vermesinin önemine değinerek, “Acil durum freni uygulanmalı, fren pedalına güçlü bir şekilde basılmalı. Manuel araçlarda aynı anda debriyaja basılması gerekir” şeklinde sözlerini tamamladı.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı