Üsküdar Üniversitesi Diş Hastanesi Protetik Diş Tedavisi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Berk Bellaz, diş protezlerinin türleri, kullanım amaçları ve bu protezlere alışma süreçleri hakkında açıklamalarda bulundu.
Temel hedef, eksik dişlerin tamamlanarak ağız sağlığı ve estetik fonksiyonların yeniden sağlanmasıdır.
Prof. Dr. İbrahim Berk Bellaz, protezin vücuttaki eksik organların yerine konması anlamına geldiğini belirterek, "Diş protezi ise dişlerdeki eksikliklerin giderilmesi ve ağız dokularının fonksiyonlarının geri kazandırılmasıdır." dedi.
Dişlerin estetik görünüm, konuşma ve fonksiyonel özelliklere sahip olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Bellaz, "Dişler eksildiğinde bu özelliklerde azalma olur. Biz de dişleri yerine koyarak bu kayıpları telafi ediyoruz. Bir kişinin sadece tek dişi eksik olabilir ve bu durumda yan dişlerden destek alınarak protez yapılabilir. Hiç dişi olmayanlara ise halk arasında 'damak protezi' olarak bilinen protez uygulanabilir. Birden fazla diş eksikliği durumunda köprü tipi protezler veya implantlar üzerine protezler yapılabilir. Tüm bu yöntemler protez kapsamındadır; bazıları hareketli, bazıları sabittir. Ancak temel amaç, ağızdaki eksik yapıların tamamlanması, ağız dokularının sağlığının korunması, estetik, fonksiyon ve konuşmanın düzeltilmesidir." ifadelerini kullandı.
Protezlere alışma süresi, protezin tipine ve kapsamına göre farklılık gösteriyor.
Prof. Dr. İbrahim Berk Bellaz, diş protezine alışma süresinin protezin türüne bağlı olarak değiştiğini belirterek, "Damak protezi veya hareketli protez kullanıldığında ilk birkaç gün çiğneme güçlüğü yaşanabilir. Ancak birkaç gün içinde dil ve yanaklar proteze uyum sağlar. Yaklaşık bir hafta ile on gün içinde kişi büyük ölçüde adapte olur ve bir ay içinde protezin varlığını unutur. Bu süreçte diş hekiminin kontrolü önemlidir; hekim gerekli düzeltmeleri yaparak kas adaptasyonunu sağlar." dedi.
Köprü veya kaplama gibi sabit protezlerde adaptasyonun çok daha hızlı gerçekleştiğine dikkat çeken Prof. Dr. Bellaz, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bir iki gün içinde kişi proteze alışır ve herhangi bir zorluk yaşamaz. Çünkü sabit protezler ağızda hareket etmediği için dil ve yanak kasları daha hızlı uyum sağlar. Adaptasyonun gerekliliğinin nedeni ise şudur: İster hareketli ister sabit protez olsun, ağızda boşluk olmamalıdır. Eksik diş durumunda yanak ve dil kasları boşluğu kapatmaya çalışır. Ancak araya bir diş konduğunda, başlangıçta bu durum dil ve yanak için fazlalık gibi hissedilir. Fakat birkaç gün içinde bu yeni duruma uyum sağlanır. Hareketli protezlerde adaptasyon süreci biraz daha uzundur çünkü dil ve yanak şekillerinin değişmesi gerekir. Bu nedenle adaptasyon süreci önemlidir."
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı