DEHB’in Genetik Temeli Oldukça Güçlü!

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Murat Yusuf Hüseyin, DEHB’in genetik temeli, çevresel faktörler ve beyin gelişimi üzerindeki etkilerini açıkladı.

SAĞLIK - 04-12-2025 12:47

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Murat Yusuf Hüseyin, Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu’nun (DEHB) genetik temeli, çevresel risk faktörleri ve beyin gelişimi üzerindeki etkileri hakkında önemli bilgiler paylaştı.

DEHB’de Genetik Aktarım Oranı %76’ya Ulaşıyor

Dr. Hüseyin, DEHB’nin genetik aktarım oranının en yüksek olduğu psikiyatrik bozukluklardan biri olduğunu belirtti. Aile çalışmalarında, ebeveynlerde DEHB bulunmasının çocuklarda hastalık riskini yaklaşık 8 kat artırdığı tespit edilmiştir.

Kardeşler arasında yapılan araştırmalarda ise DEHB tanısı konmuş bireylerin kardeşlerinde, normal popülasyona göre riskin yaklaşık 3 kat daha fazla olduğu gözlemlenmiştir. Bu veriler, DEHB’de genetik aktarım oranının %76 gibi oldukça yüksek olduğunu göstermektedir.

Genetik Faktörler En Önemli Neden

Prematürite, düşük doğum ağırlığı gibi fiziksel sağlık sorunları ile gebelik ve doğum sonrası çevresel faktörlerin DEHB riskini etkileyebileceğini ifade eden Dr. Hüseyin, "DEHB’nin tek bir nedeni yoktur; çoklu nedenler söz konusudur. Ancak en önemli faktör genetik aktarım olup, çevresel etkenler genetik yatkınlığı olanlarda riski artırmaktadır." dedi.

Kimyasal maddelere, özellikle sigara ve alkol gibi zararlı maddelere maruz kalmanın da riski artırdığına dikkat çeken Dr. Hüseyin, "Genetik yatkınlığı olanlarda bu maddelerin kullanımı riski yükseltmektedir. Ayrıca DEHB’li bireylerin sigara, alkol ve madde kullanma olasılığı diğer bireylere göre daha yüksektir; bu da çift yönlü bir ilişkiyi göstermektedir." açıklamasını yaptı.

DEHB’li Bireylerin Beyin Gelişimi Yaklaşık 2 Yıl Geri Kalmış

Yapılan araştırmalar DEHB’li kişilerin beyin gelişiminin yaşıtlarına göre yaklaşık 2 yıl geride olduğunu ortaya koymaktadır. Dr. Hüseyin, "Beyin görüntüleme çalışmaları, özellikle frontal bölgenin DEHB’de daha az kanlandığını göstermektedir. İlaç tedavisi sonrası bu kanlanmanın hızla düzeldiği de tespit edilmiştir. Bu tür görüntüleme çalışmaları, DEHB’yi daha iyi anlamak ve yeni tedavi yöntemleri geliştirmek için büyük önem taşımaktadır." ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Günün Diğer Haberleri